Raspberry Pi Maceralarım No-01
Raspberry Pi, bir kredi kartı büyüklüğündeki boyutuna ve 35 dolarlık (*) fiyatına karşın umulmayacak performansa sahip bir cihazdır. Bu cihazı, belki siz de “çocuklar için bir oyuncak” gibi görüyor olabilirsiniz. Peki bu cihazla yapay zeka çalışmaları yapılmakta olduğunu biliyor musunuz?
İşte bu yazı serisinde, Raspberry Pi ile ilgili çalışmalarımı, en başından başlayarak, yapay zeka ve derin öğrenmeye kadar uzanacak bütün aşamalarıyla adım adım sizlerle paylaşacağım.
Dün internet üzerinden sipariş ettiğim Raspberry Pi 3, 16 GB mikro SD kart ile aluminyum ve bakır soğutucular bugün akşam üzeri elime ulaştı.
Güç kaynağı olarak 5.0V, 700 mA’lik eski bir kulaklık adaptörünü kullanacağım.
Her şey yolunda görünüyor.
Fakat cihazı hazırlamaya başladığımda bana gönderilen mikro SD kartın adaptörünün bulunmadığını farkettim. Oysa Raspberry Pi (Raspi) üzerine takılmadan önce bu kartın bir başka bilgisayar üzerinde hazırlanması gerekiyor. Benim dizüstümde mikro SD değil, normal SD yuvası var.Böyle bir sıkıntıya düşmemek için mikro SD kart alırken adaptörü olup olmadığına dikkat edin. Yoksa cihazınızın nasıl işlediğini görebilmek için benim gibi, ertesi günü beklemek zorunda kalabilirsiniz.
Aslında, bu benim ilk Raspi maceram değil. Uzunca bir süredir Raspberry Pi Model B+ V1.2 kullanıyorum. Ama kullandığım modelde kablosuz bağlantı özelliği yok. Bu yüzden ilk bağlantıda ya çok uzun bir ethernet kablosu kullanmanız, ya da Raspi’yi modeminizin yakınına yerleştirmeniz gerekiyor. Eğer modeminiz çalışma masanızın çok yakınında değilse, epey sıkıntı yaşıyorsunuz.
Yeni bir Raspiyi kullanıma hazırlamak için ekrana, klavyeye ve fareye ihtiyaç var.
Ekran bağlantısı HDMI üzerinden yapılabilir.
Ama şu anda elimde HDMI bağlantısı yapmak için ne bir kablo, ne de bir ekran var. Dolayısıyla bu işlem için dizüstü bilgisayarımı kullanmak zorundayım. Üstelik bağlantım sadece komut modunda olacak.
Raspbian Jessie
SD kart boyutu nedeniyle yeni sistemi kuramayınca, önceki Raspinin SD kartını Raspi 3’e takarak denemek istedim. Sonuç tahmin ettiğim gibi, pek parlak değil ama, yine de idare eder!
İşletim sistemim Ubuntu 16.04. Dolayısıyla ssh (Secure Shell) bağlantı programım zaten sistemimin bir parçası. Eğer Windows kullansaydım bilgisayarıma putty programını kurmak zorunda kalacaktım.
Bağlantı için bize gereken komutu http://python.gurmezin.com/raspberry-pi-ile-tensorflow/ başlıklı bir yazımda açıklamıştım :
1 |
ssh pi@ip_numaram |
Bu satırdaki ssh programı elimizde mevcut. Öngörülen kullanıcı adının pi olduğunu da biliyoruz. Fakat bize bir de Raspinin IP numarası gerekiyor.
Yerel ağımızdaki aktif IP numaralarını saptamanın en kolay yöntemi nmap uygulamasından yararlanmak. Bu uygulamayı kurmak için aşağıdaki komutları vermemiz yeterli olacaktır:
1 2 |
sudo apt-get update sudo apt-get install nmap |
Kurulum tamamlandığında IP tarama komutumuzu verelim.
1 |
sudo nmap -sP 192.168.1.* |
Yerel ağımın 192.168.1.* IP grubunu kullandığını biliyorum. İnternet bağlantımı sağlayan modem bu IP’leri kullanıyor. Sizin kullandığınız ağdaki IP numaraları farklı olabilir. Komutunuzu ona göre düzenlemelisiniz.
Aldığım sonuçlar aşağıdaki resimde:
1 2 3 |
Nmap scan report for 192.168.1.40 Host is up (-0.036s latency). MAC Address: B8:27:EB:9E:93:95 (Raspberry Pi Foundation) |
satırları aradığımız IP’nin 192.168.1.40 olduğunu gösteriyor. Eğer komut satırını sudo kullanmadan yazsaydık firma adını göremeyecektik.
Şimdi bağlantı komutumuzu IP numarasını da vererek tekrar yazalım:
1 |
ssh pi@192.168.1.40 |
Öntanımlı pi kullanıcısının öntanımlı parolası raspberry‘dir. Sorduğunda yanıtlayalım.
Ve… bağlantımız gerçekleşiyor!…
Ne yazık ki bu bağlantıyı yine ethernet kablosu üzerinden kurdum. Oysa Raspi 3 edinmemin en önemli nedenlerinden biri, kablosuz bağlantı özelliğini kullanmaktı.
Bu özelliği devreye sokmak için yapılması gerekenleri bir başka yazımda ele alacağım.
Bu keşif gezisine katılmak isterseniz, beni izleyin.
Bir sonraki yazımda görüşürüz.
Ahmet Aksoy
(*): Türkiye’deki fiyatı biraz değişken. Genellikle 160-200TL arası.